SERVET- MAL- MÜLK
MÜLK ALLAH'INDIRBilmez misin ki, göklerin ve yerin idaresi, mülkiyeti yalnızca Allah'ındır...Bakar:107
De ki: Allah'ım, mülkün sahibi sensin, mülkü dilediğine verirsin, dilediğinden alırsın. Dilediğini yükseltirsin, dilediğini alçaltırsın. Senin elindedir hayır, sensin her şeye gücü yeten.ALİ İMRAN:26
Göklerde, yerde ve ikisi arasında ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir.Maide:17
ÖZEL MÜLKİYET VE MAL SAHİPLİĞİ VAR
Mallarınız ve evlatlarınız (sizin için) bir imtihandır" Teğabün:15
Mallarını gece gündüz, gizli ve açık infak edenler için Rableri yanında mükâfatları vardır. Onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir." Bakara:274.
"Sizi yeryüzünün halifeleri yapan, verdiği şeylerde sizi denemek için kiminizi kiminizden derecelerle üstün kılan O'dur." Enam:165
"Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz taksim ettik. Birbirlerine iş gördürmeleri için onlardan kimisini kimisine derecelerle üstün kıldık." Zuhruf:32
MALLAR ZENGİNLER ARASINDA ELDEN ELE DOLAŞMASI İÇİN DEĞİL YOKSULUN,YETİMİN VE YOLDA KALMIŞIN DA MALLAR DA HAKKI VAR:
"Ey iman edenler! Onların mallarından, Allah'ın Peygamber'ine verdiği şeyler için siz, ne at ve ne de deve sürdünüz; fakat Allah Peygamber'ine, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. Allah her şeye kaadirdir. Allah'ın, fethedilen memleketler halkının mallarından peygamberine verdikleri; Allah, peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir; içinizdeki zenginler arasında, elden ele dolaşması için değildir. Peygamber size ne verirse onu alın; sizi neden menederse ondan geri durun..." Haşr: 6-7.
Sana harp ganîmetlerinin hükmünü sorarlar. De ki: Ganîmetler, Allah'ın ve Peygamberindir. Enfâl: 1.
İHTİYAÇTAN FAZLASINI İNFAK ET ,HEPSİNİ DEĞİL!
“Sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: ‘İhtiyaç fazlasını.” Bakara 219
Dünyâ yaşayışı, ancak bir oyundur, bir eğlence ve inanır ve çekinirseniz göreceksiniz ki size mükâfâtınızı vermektedir ve bütün mallarınızı istememektedir. Muhammed:36
Çünkü O, herşeyinizi isteseydi ve sizi zorlasaydı, onlara cimrice sarılırdınız ve böylece sizin, İslâm dinine karşı kinlerinizi ortaya çıkarırdı. Muhammed:37
İşte sizler, Allah yolunda harcamaya çağırılıyorsunuz. İçinizden kiminiz cimrilik ediyor. Ama kim cimrilik ederse, ancak kendisine cimrilik etmiş olur. Allah zengindir, siz ise fakirsiniz. Eğer O'ndan yüz çevirirseniz, yerinize sizden başka bir toplum getirir, artık onlar sizin gibi de olmazlar. Muhammed:38
CİMRİLİK YAPMA
ü Şeytan sizi fakirlikle korkutup çirkin çirkin şeylere teşvik eder. Allah da lütfundan ve bağışlamasından birtakım vaatlerde bulunuyor. Allah'ın lütfu geniştir. O herşeyi bilendir. (BAKARA/268)
ü Allah'ın, kendilerine lütfundan verdiği nimetlere karşı cimrilik edenler, bunun, kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Hayır o, kendileri için şerdir. Cimrilik ettikleri şey, kıyamet gününde boyunlarına dolanacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah'a aittir. Allah yaptıklarınızdan haberdardır. (AL-İ İMRAN/180)
ü Hayır hayır, doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz.Birbirinizi yoksulu yedirmeye teşvik etmiyorsunuz.Oysa mirası öyle bir yiyorsunuz ki, haram-helal gözetmeden.Malı öyle bir seviyorsunuz ki, yığmacasına. (FECR/17-20)
ü Çoklukla övünmek, sizi kabirlere varıncaya kadar oyaladı.Hayır! Yakında bileceksiniz. (TEKASÜR/1-2)
ü Ve onlar, infâk ettikleri zaman israf etmezler ve kısmazlar (cimrilik etmezler). Ve bu ikisi arasında orta bir yol tutarlar..FURKAN:67
ü ...Altın ve gümüşü biriktirip gizleyerek onları Allah yolunda harcamayanları elem dolu bir azapla müjdele.TEVBE:34
ü O gün bunlar cehennem ateşinde kızdırılacak da onların alınları, böğürleri ve sırtları bunlarla dağlanacak ve, “İşte bu, kendiniz için biriktirip sakladığınız şeylerdir. Haydi tadın bakalım, biriktirip sakladıklarınızı!” denilecek.TEVBE:35
GİY,YE,İÇ FAKAT İSRAF ETME
ü Ey Âdemoğulları! Her mescitte ziynetinizi takının (güzel ve temiz giyinin). Yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü O, israf edenleri sevmez.ARAF:31
ü De ki: “Allah’ın, kulları için yarattığı zîneti ve temiz rızkı kim haram kılmış?” De ki: “Bunlar, dünya hayatında mü’minler içindir. Kıyamet gününde ise yalnız onlara özgüdür. ARAF:32
ü Artık Allah’ın size helâl ve temiz olarak verdiği rızıklardan yiyin....NAHL:114
ü Ve boynuna elini bağlama (cimrilik yapma) ve hepsini açıp saçma (israf etme)! Aksi halde kınanmış ve malı tükenmiş olarak kalırsın.İSRA:29
ü Onlar, harcadıklarında ne israf ne de cimrilik edenlerdir. Onların harcamaları, bu ikisi arası dengeli bir harcamadır.FURKAN:67
Size ne oluyor da üzerine Allah'ın adı anılmış olanlardan yemiyorsunuz ? Halbuki —darda kalıp kesin ihtiyaç duyduğunuz durum dışında— size haram kıldıklarını bir bir açıklayıp bildirmiştir. Doğrusu bir çokları bilgisizce heveslerine uyup sapıtıyorlar. Şüphesiz ki Rabbin aşırı gidip (ilâhî) sınırı aşanları en iyi bilendir.Enam:119
Size ne oluyor da üzerine Allah'ın adı anılmış olanlardan yemiyorsunuz ? Halbuki —darda kalıp kesin ihtiyaç duyduğunuz durum dışında— size haram kıldıklarını bir bir açıklayıp bildirmiştir. Doğrusu bir çokları bilgisizce heveslerine uyup sapıtıyorlar. Şüphesiz ki Rabbin aşırı gidip (ilâhî) sınırı aşanları en iyi bilendir.Enam:119
AKLİ OLGUNLUĞA ERİŞEMEYENİN MALLARI VEKALETLE YÜRÜTÜLÜR
Allah'ın geçiminize dayanak kıldığı mallarınızı aklı ermezlere (reşit olmayanlara) vermeyin; o mallarla onları besleyin, giydirin ve onlara güzel söz söyleyin.Nisa:5
RIZKININ PEŞİNDEN KOŞARKEN ALLAH'I ANMAYI UNUTMA
“(Öyle hakîkî er kişiler vardır ki) onlar, ne ticâret ne de alışverişin, kendilerini zikrullahdan, namaz kılmaktan ve zekât vermekten alıkoyamadığı kimselerdir. Onlar, kalblerin ve gözlerin allak bullak olduğu bir günden korkarlar.” (Nûr, 24/37)
FAİZ
Kur’an’da faizle ilgili 7 ayet vardır.Konuyla ilgili ilk ayetin Mekke’de indirilen Rum süresinin 39. ayeti olduğuna dair bilgiler vardır. Kesin yasaklamanın Medine’de indirilen Bakara suresinin 275. ayetten 280. ayete kadar olan ayetlerle yapıldığı bilinmektedir.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını kazanmak için verdiğiniz zekata gelince, işte zekatını veren o kimseler, evet onlar (sevaplarını ve mallarını) kat kat arttıranlardır. (Rum, 30/39).
Ey iman edenler! Kat kat arttırılmış olarak faiz yemeyin. Allah'tan sakının ki kurtuluşa eresiniz. (Âl-i İmran 3/130)
“Müminler, mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin.” (Nisa 4/29).
Not: Buna göre borcu eksik ödeyen alacaklının malını haksız olarak yemiş, fazla ödemeye (faiz) zorlanan da malını haksız yolla yedirmiş olur.
Men edildikleri halde faizi almalarından ve haksız (yollar) ile insanların mallarını yemelerinden dolayı içlerinden inkâra sapanlara acı bir azap hazırladık. (Nisa 4/161).
Faiz yiyenler ancak şeytan çarpmış olanın kalkışı gibi kalkarlar. Bu onların: “Alım satım da ancak faiz gibidir." demelerinden dolayıdır. Oysa Allah alış verişi helal, faizi haram kılmıştır. Kime Rabbinden bir öğüt gelir de faize bir son verirse, artık geçmişi kendisine, işi de Allah'a aittir. Kim faize geri dönerse artık onlar ateşin halkıdır, orada sürekli kalacaklardır. Allah, faizi yok eder de, sadakaları artırır. Allah, günahkâr kafirlerin hiç birini sevmez. (Bakara 2/275-276).
Ey iman edenler, Allah'tan sakının ve eğer inanmışsanız faizden arta kalanı bırakın. Şayet böyle yapmazsanız, Allah'a ve Resulü’ne karşı savaş açtığınızı bilin. Eğer tövbe ederseniz artık sermayeleriniz sizindir. Böylece ne zulmetmiş olursunuz, ne zulme uğratılmış olursunuz. (Bakara 2/278-279).
ü “Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle tam yapın. İnsanların eşyalarını (mallarını ve haklarını) eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.”HUD:85
Dediler ki: Ey Şuayb! Babalarımızın taptıklarını (putları), yahut mallarımız hususunda dilediğimizi yapmayı terketmemizi sana namazın mı emrediyor?..Hüd:87
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan başka tanrınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir delil gelmiştir; artık ölçüyü, tartıyı tam yapın, insanların eşyalarını eksik vermeyin...Araf:85
Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret olması hali müstesna, mallarınızı, bâtıl (haksız ve haram yollar) ile aranızda (alıp vererek) yemeyin. Nisa:29
ÇALIŞTIRDIĞIN KİŞİYİ GEÇİM BAKIMINDAN KENDİNLE EŞİTLE:
Ve Allah, rızık bakımından bir kısmınızı, bir kısmınızdan üstün etmiştir. Geçimi üstün olanlar, rızıklarını, elleri altında bulunanlara verip onları da geçim bakımından kendilerine eşit etmezler, Allah'ın nîmetini bile bile inkâr mı ederler?Nahl : 71.
ÇALIŞANA YAPAMAYACAĞI İŞİ YÜKLEME
Allah hiçbir kimseyi güç yetiremeyeceği bir şekilde yükümlü tutmaz.” (Bakara, 2/286)
ÇALIŞANIN KARŞILIĞINI VER:
İnsan için, yalnızca çalışmasının, gayretinin, hâlis niyetlerinin karşılığı Gayretinin semeresi ise ileride mutlaka ortaya çıkar; emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenir.Necm:39:41
Not: Bunun gibi bir kaç ayet direkt işçi-işveren ile ilgili olmasa da açtığı ufuk açısından işçi-işveren ayetleri bağlamında değerlendirilebilir.
Men edildikleri halde faizi almalarından ve haksız (yollar) ile insanların mallarını yemelerinden dolayı içlerinden inkâra sapanlara acı bir azap hazırladık. (Nisa 4/161).
Faiz yiyenler ancak şeytan çarpmış olanın kalkışı gibi kalkarlar. Bu onların: “Alım satım da ancak faiz gibidir." demelerinden dolayıdır. Oysa Allah alış verişi helal, faizi haram kılmıştır. Kime Rabbinden bir öğüt gelir de faize bir son verirse, artık geçmişi kendisine, işi de Allah'a aittir. Kim faize geri dönerse artık onlar ateşin halkıdır, orada sürekli kalacaklardır. Allah, faizi yok eder de, sadakaları artırır. Allah, günahkâr kafirlerin hiç birini sevmez. (Bakara 2/275-276).
Ey iman edenler, Allah'tan sakının ve eğer inanmışsanız faizden arta kalanı bırakın. Şayet böyle yapmazsanız, Allah'a ve Resulü’ne karşı savaş açtığınızı bilin. Eğer tövbe ederseniz artık sermayeleriniz sizindir. Böylece ne zulmetmiş olursunuz, ne zulme uğratılmış olursunuz. (Bakara 2/278-279).
TİCARET
ÖLÇÜYÜ TARTIYI EKSİK TUTMA, MALLARIN DEĞERİNİ DÜŞÜREREK ALMA:
Medyen'e de, kardeşleri Şuayb'i göndermiştik de ey kavmim demişti, Allah'a kulluk edin, ondan başka bir mabudunuz yok. Ölçeği, tartıyı eksik tutmayın…Hüd:84ü “Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle tam yapın. İnsanların eşyalarını (mallarını ve haklarını) eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.”HUD:85
Dediler ki: Ey Şuayb! Babalarımızın taptıklarını (putları), yahut mallarımız hususunda dilediğimizi yapmayı terketmemizi sana namazın mı emrediyor?..Hüd:87
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan başka tanrınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir delil gelmiştir; artık ölçüyü, tartıyı tam yapın, insanların eşyalarını eksik vermeyin...Araf:85
Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret olması hali müstesna, mallarınızı, bâtıl (haksız ve haram yollar) ile aranızda (alıp vererek) yemeyin. Nisa:29
ü Ölçtüğünüzde ölçmeyi tam yapın, doğru terazi ile tartın. Bu daha hayırlı, sonuç bakımından daha güzeldir.İSRA:35
ü ...Ölçüyü ve tartıyı adaletle tam yapın... ENAM:152
ü Tartıyı adaletle yapın, teraziyi eksik tutmayın.RAHMAN:9
ü Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay hâline!MUTAFFİNİN:1
ü Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay hâline!MUTAFFİNİN:1
İŞÇİ- İŞVEREN -ÇALIŞMA HAYATI
ÇALIŞTIRDIĞIN KİŞİYİ GEÇİM BAKIMINDAN KENDİNLE EŞİTLE:
Ve Allah, rızık bakımından bir kısmınızı, bir kısmınızdan üstün etmiştir. Geçimi üstün olanlar, rızıklarını, elleri altında bulunanlara verip onları da geçim bakımından kendilerine eşit etmezler, Allah'ın nîmetini bile bile inkâr mı ederler?Nahl : 71.
ÇALIŞANA YAPAMAYACAĞI İŞİ YÜKLEME
Allah hiçbir kimseyi güç yetiremeyeceği bir şekilde yükümlü tutmaz.” (Bakara, 2/286)
ÇALIŞANIN KARŞILIĞINI VER:
İnsan için, yalnızca çalışmasının, gayretinin, hâlis niyetlerinin karşılığı Gayretinin semeresi ise ileride mutlaka ortaya çıkar; emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenir.Necm:39:41
Not: Bunun gibi bir kaç ayet direkt işçi-işveren ile ilgili olmasa da açtığı ufuk açısından işçi-işveren ayetleri bağlamında değerlendirilebilir.
BORÇ -ALACAK
BORÇ VE ALACAKLARINI YAZ
ü Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın. Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Allah’ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah’tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler çağırıldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah yoktur. Alışveriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana da, şahide de bir zarar verilmesin. Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkârca bir davranış olur.BAKARA:282
ü Eğer yolculukta olur da bir yazıcı bulamazsanız, o zaman alınmış rehinler yeterlidir. Eğer birbirinize güvenirseniz kendisine güvenilen kimse emanetini (borcunu) ödesin ve Rabbi Allah’tan sakınsın. Bir de şahitliği gizlemeyin. Kim şahitliği gizlerse, şüphesiz onun kalbi günahkârdır. BAKARA:283
ü Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın. Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Allah’ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah’tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler çağırıldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah yoktur. Alışveriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana da, şahide de bir zarar verilmesin. Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkârca bir davranış olur.BAKARA:282
ü Eğer yolculukta olur da bir yazıcı bulamazsanız, o zaman alınmış rehinler yeterlidir. Eğer birbirinize güvenirseniz kendisine güvenilen kimse emanetini (borcunu) ödesin ve Rabbi Allah’tan sakınsın. Bir de şahitliği gizlemeyin. Kim şahitliği gizlerse, şüphesiz onun kalbi günahkârdır. BAKARA:283
BORÇLUYA KOLAYLIK GÖSTER
ü Eğer (borçlu) zor durumda ise (ödeyemeyecekse) o taktirde durumu kolaylaşıncaya kadar beklenmelidir. Ve (alacağınızı) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır. Keşke bilseydiniz.BAKARA:280
ü Eğer (borçlu) zor durumda ise (ödeyemeyecekse) o taktirde durumu kolaylaşıncaya kadar beklenmelidir. Ve (alacağınızı) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır. Keşke bilseydiniz.BAKARA:280