"CENNET DÜNYADA BAHÇE ANLAMINDADIR VE HZ .ADEM DÜNYA'DA YARATILMIŞTIR" DİYENLERİN DELİLLERİ:
Özellikle Mutezile mezhebine yakın olanlar cennetin bu dünyada bir bahçe olduğunu ve Hz. Adem'in dünyadaki bahçeden (cennetten) uzaklaştırıldığını iddia ederler.Bunun ispatı için de şu soruları sorarlar:
Madem Allah insanları imtihan için yarattı neden imtihan etmeden cennete koydu?
Eğer her insan Cennette yaşamaları için yaratıldıysa Âdemin suçu yüzünden neden bizler de cennetten mahrum edildik. Bir şeye sebep olan onu yapan gibi değil midir?
Cennette yasak var mıdır?
Cennete girenin tekrar çıkma ihtimali var mı?
Cennette ölüm var mıdır?
Cennette şeytan var mıdır?
Cennette yalan var mıdır?
Cennette kan dökmek var mıdır?
Âdem aleyhisselam cennetten çıkmasaydı biz yine imtihan olacak mıydık?
Eğer Âdem a.s hata yapmasaydı neslinden bazıları hata yapsaydı bir kısmı cennette yaşamaya devam eden bir kısmı da dünyaya sürülenler olmak üzere insanlık ikiye mi bölünecekti? O zaman şeytan kıyamete kadar kah cennettekileri kah dünyadakileri mi saptırmak için uğraşacaktı?
Diyelim ki cennette kalanlardan bazılarını hiç saptıramadı o halde kıyametten sonra o saptıramadıkları nereye gidecekti?
Eğer Âdem a.s hata yapmasaydı Allah'ın şeytana karşı söylediği "sen ve sana uyanlarla cehennemi dolduracağım" sözünün anlamı ne olurdu?
Âdem a.s imtihan için yaratıldıysa ödül yeri olan cennette işi neydi? Cennete konmuşsa orada imtihanın işi neydi?
Cennet gibi "gözlerin görmediği kulakların duymadığı ve hayallerin tasavvur bile edemediği" bir yurttan dünyaya gönderiliş Âdem a.s için cehennem sayılmaz mıydı ve böyle bir ortamda yaşaması mümkün mü?
"Âdem aleyhisselam dünyada yaratılmadı" diyenlerin veya "Evet Âdem yeryüzünde yaratıldı ama sonradan cennete yükseltildi, çıkarıldı" diyenlerin ise her hangi bir delilleri yoktur. Tek hareket noktaları "Allah istese yapamaz mı?" sözü (bu sözün değerlendirilmesi en sonda verildi) ve bazı teorilerdir. Eğer Âdem aleyhisselam yeryüzünde yaratıldıktan sonra cennete yükseltildiyse bu neden Kur'an'da bildirilmedi? Bahçeden kovulması zikrediliyorsa ahiretteki Cennete yükseltilmesi zikre daha layık değil mi? Ve neden ayetler ahiret cennetini her yönden tasvir etmesine rağmen "ilk yurdunuz" diye nitelemiyor. Aksine cennetin "son durak" olduğu ayetlerle sabittir. ( Bkn: Furkan 15, Ra'd 24) Malumdur ki ahiret cennetinin anlatıldığı ayetlerin hiç birinde Âdem aleyhisselamın olayına atıf yoktur. Eğer Âdem aleyhisselamın malum olayı ahiret cennetinde cereyan etseydi cenneti anlatan ayetlerde buna atıf olmaz mıydı?
Ayetler:
Âdem (a.s) Dünyadan (Yani Çamurdan) Yaratıldı:
Taha 53-55: O, yeryüzünü sizin için bir beşik kıldı, onda sizin için yollar döşedi ve gökten su indirdi; böylelikle bununla her tür bitkiden çiftler çıkardık. Yiyin ve hayvanlarınızı otlatın. Şüphesiz, bunda sağduyu sahipleri için elbette ayetler vardır (Ey insanlar!) Sizi ondan (yani yeryüzünden) yarattık, sizi oraya döndüreceğiz ve sizi bir kere daha oradan çıkaracağız.
Nuh 17: "Allah, sizi yerden bitki bitirir gibi bitirdi (yarattı.) Sonra sizi yine oraya döndürecek ve kesinlikle sizi (yeniden) çıkaracaktır."
Hicr 33: İblis dedi ki: "Ben, süzme çamurdan, şekillenmiş kokuşmuş balçıktan yarattığın insan için saygı ile eğilemem."
Hicr 28-29: Hani Rabbin meleklere demişti: "Ben, süzme çamurdan, şekillenmiş kokuşmuş balçıktan bir beşer yaratacağım. Ona bir biçim verdiğimde ve ona Ruhum'dan üfürdüğümde hemen ona secde ederek (yere) kapanın.
Bakara 30: Hani, Rabbin meleklere, "Ben yeryüzünde bir halifelik oluşturuyorum" demişti. Onlar, "Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi kılıyorsun?
Nuh 17: "Allah, sizi yerden bitki bitirir gibi bitirdi (yarattı.) Sonra sizi yine oraya döndürecek ve kesinlikle sizi (yeniden) çıkaracaktır." (Dolayısıyla dünyadan biten şey dünyada biter.)
Araf 29: Sizi ilkin yarattığı gibi yine O'na döneceksiniz.
Rum 20: "O'nun âyetlerinden biri de, sizi topraktan yaratmasıdır. Sonra siz, (yer yüzüne) yayılan insanlar oluverdiniz"
Cennet bahçe anlamına gelmektedir:
Onlara şu iki adamı örnek ver: Onlardan birine iki üzüm bağı (üzüm cenneti) vermiş, bağların çevresini hurmalarla donatmış, ikisinin arasına da bir ekinlik koymuştuk. Derken onun büyük bir serveti oldu. Arkadaşıyla konuşurken ona dedi ki: "Benim malım seninkinden daha çok. Adamlardan yana da senden daha üstünüm. Derken kendine zulmederek bağına (cennetine) girdi. Şöyle dedi: "Bunun sonsuza değin yok olacağını sanmıyorum." (Kehf 34)
Allah Teâlâ insanları ve cinleri imtihan için yarattığını açıkça bildirmiştir. İnsanların imtihanı Âdem aleyhisselamla başlamıştır. Cinlerin imtihanı ise daha önceden başlamıştı:
Ben, cinleri ve insanları yalnızca Bana kulluk etsinler diye yarattım. (Zariyat 56)
O, amel bakımından hanginizin daha iyi olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. (Mülk 2)
Demek ki Âdem aleyhisselam da iblis de imtihan için yaratılmıştı. İmtihan için yaratılan Âdem'in imtihan sonunda imtihanı kazananlara verilecek olan cennete daha imtihan başlamadan sokulması ne ile açıklanabilr acaba?
Karşı görüşün delillerine yapılan eleştiriler:
Bakara 36: Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, "Birbirinize düşman olarak inin. (ve gulnehbitu)
Diyorlarki; "Bu ayette "inin" deniyor. Demekki cennetteydiler sonra dünyaya indiler."
Halbuki bu "inin" ( Yani hbt) kelimesi Kur'anın başka ayetlerinde dünyadaki bir yerden başka bir yere inmeyi ifade etmek için de kullanılmıştır. Mesela;
Aynı surede;
Bakara 61: Siz (ise şöyle) demiştiniz: "Ey Musa, biz bir çeşit yemeğe katlanmayacağız, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmısak, mercimek ve soğan çıkarsın." (O zaman Musa:) "Hayırlı olanı, şu değersiz şeyle mi değiştirmek istiyorsunuz? (Öyleyse) Mısır'a inin (ihbituu mısran)....
Ve Hud suresi 48. ayette;
Ey Nuh" denildi. "Sana ve seninle birlikte olan ümmetler üzerine Bizden selam ve bereketlerle (gemiden) in. (İhbit biselamin)
Demek ki Âdem aleyhisselam hakkında kullanılan "inin" kelimesi dünyadaki bir yerden başka bir yere inmek için de kullanılıyor. O halde "Ahiretteki cennetten dünyaya indirildiler" görüşüne bu ayet delil olmaz.
Muhakkak bu (İblis) sana ve zevcene düşmandır. Sakın sizi Cennet'ten çıkarmasın; sonra zahmet çekersin. Çünkü senin acıkmaman ve çıplak kalmaman ancak burada mümkündür ve sen burada susamazsın ve güneşte yanmazsın. (Taha suresi 118-119.)
Bu ayet Âdem aleyhisselamın konduğu cennetin ahiret cenneti değil dünyadaki güzel bir bahçe olduğuna açık bir delildir.
Ayette Âdem aleyhisselamın mutsuz, bedbaht olacağının bildirilmesi gideceği yere nisbetledir. Âdem aleyhisselam o bahçeden çıkarılınca Arabistan'ın kızgın çöllerine gönderilmişti. Çünkü yine Kur'an'dan biliyoruz ki Kâbe yeryüzünün ilk inşa edilmiş binasıdır. Yani onu Âdem inşa etmiştir. "inne evvele beytin vudia linnasi lellezi bibekkete" Yani Âdem aleyhisselam; suyu hazır, yiyeceği hazır, giyeceğini de kolayca bulabileceği her şeyiyle yaşamaya hazır bahçeden Arabistan'ın yakıcı kumlarına düşünce elbette böyle uyarılırdı. Çünkü güzel hazırlanmış bir bahçe insanı güneşten korur, susuz kalmaz (çağlayanları olur çünkü), acıkmaz ve orada çokça yaşayan hayvanlar sayesinde aç ve açıkta kalmaz. Yani bu dünya bahçeleriyle bile kolayca anlaşılacak bu ayet .Ayrıca güneş sıcağı dünyevi bir konudur.
CENNET DÜNYADA DEĞİL, BAŞKA BİR ALEMDEYDİ DİYENLERİN DELİLLERİ:
Ayetler:
Bakara 36: Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, "Birbirinize düşman olarak inin. (ve gulnehbitu)
Bu ayette "inin" deniyor. Demekki cennetteydiler sonra dünyaya indiler."
Muhakkak bu (İblis) sana ve zevcene düşmandır. Sakın sizi Cennet'ten çıkarmasın; sonra zahmet çekersin. Çünkü senin acıkmaman ve çıplak kalmaman ancak burada mümkündür ve sen burada susamazsın ve güneşte yanmazsın. (Taha suresi 118-119.)
Bu âyetlerde Hz. Âdem'in yerleştiği Cennet'in anlatılan vasıfları, yani acıkmamak, susamamak, çıplak kalmamak, güneşte yanmamak, sevap ve mükâfat yurdu olarak mü'minlere va'd edilen cennet'e aid niteliklerdir. Bu vasıfta olan bir cennet (bahçe) dünyada yoktur. Öyle ise Hz. Âdem'in iskân edildiği Cennet, ahirette müminlere va'dedilen cennet'tir.
CENNET DÜNYADA DEĞİL, BAŞKA BİR ALEMDEYDİ DİYENLERİN DELİLLERİ:
Ayetler:
Bakara 36: Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, "Birbirinize düşman olarak inin. (ve gulnehbitu)
Bu ayette "inin" deniyor. Demekki cennetteydiler sonra dünyaya indiler."
Muhakkak bu (İblis) sana ve zevcene düşmandır. Sakın sizi Cennet'ten çıkarmasın; sonra zahmet çekersin. Çünkü senin acıkmaman ve çıplak kalmaman ancak burada mümkündür ve sen burada susamazsın ve güneşte yanmazsın. (Taha suresi 118-119.)
Bu âyetlerde Hz. Âdem'in yerleştiği Cennet'in anlatılan vasıfları, yani acıkmamak, susamamak, çıplak kalmamak, güneşte yanmamak, sevap ve mükâfat yurdu olarak mü'minlere va'd edilen cennet'e aid niteliklerdir. Bu vasıfta olan bir cennet (bahçe) dünyada yoktur. Öyle ise Hz. Âdem'in iskân edildiği Cennet, ahirette müminlere va'dedilen cennet'tir.